Farkında değiliz ama, her yıl, kırışıklıklarımıza yenileri ekleniyor. Yaşla beraber kontur kaybı, derinleşen mimik çizgileri gibi estetik sorunlar baş gösteriyor. Özellikle hassas göz çevresi, alın, kaş arası ve dekolte bölgesinde yeni çizgiler başlıyor ayrıca yağ hücreleri boyutlarında ve işlevinde azamalar, kemik ve kollajen kayıpları meydana geliyor. Botoks ve dolgu iki durumda da, gerek kasların hareketlerini zayıflatarak gerek hacim kaybını azaltarak istenen taze görünümü sağlamakta kullanılabilir. Cilt düzgünlüğünün artmasına, yorgun görünüm ve hacim kayıplarının azalmasına yardımcıdır.
Kırışıkların sarkma kadar kötü olmadığı bir gerçek. Yine de gülme ya da ağlamada beliren; dudak üstü, göz çevresi ve yanak hattı boyunca görülen çizgiler, bir değişimin habercisi. Yüzümüz değişiyor. Mimik çizgilerimizin derinleşmesini engellemek ve yenilerinin oluşmasını önlemek için en sık başvurulan yöntemlerden biri de botoks. Botox, kesinlikle bir dolgu maddesi değil. Yüzünüzü Botoxla şişirmek, kırışıklıkları doldurmak mümkün değil. Cildi gençliğindeki gibi diri göstermek için dolgulardan yardım almak gerekir. Dolgular, derin kırışıklıkları doldurdukları için yaşlanma karşıtı uygulamaların en hızlısı sayılır.
Kırışıkları gidermek için Botoks
Botoks, dünyada en çok uygulanan estetik girişim. Uzmanlar tarafından yüzün üst kısımları alın ve göz kenarındaki çizgileri, kaş arası dikey çizileri, kaş düşüklüğünü, yanaklardaki gülme çizgilerini giderebilen en iyi yöntemlerden biri olarak gösteriliyor. Ama bu tam bir anti-aging yöntemi olarak kabul edilmemeli. Yani botoks, cildinizi iyileştirmiyor, sadece maskeliyor. Özellikle alın ve göz çevresindeki çizgileri azaltmakta kullanılıyor. Botoks yaptıracak kişilerin, kullanılan maddenin ne olduğundan emin olmaları ve işlemi mutlaka bir uzmana yaptırmaları gerekiyor. Son zamanlarda “Nefertiti” olarak da bilinen uygulama boynu daha sıkı ve daha ince yapmak göstermek için botoks enjeksiyonu uygulaması ile bandın gerginliği azaltılır ve boyun gergin ve kusursuz görünür.
Nasıl uygulanıyor?
Önce anestezik bir krem uygulanıyor. Sonra uzman tarafından belirlenen noktalara incecik iğnelerle uygulama yapılıyor, işlem sırasında acı yok denecek kadar az ve yaklaşık 24 saat içinde istenen etki meydana çıkmaya başlıyor. Yaklaşık 4-7 gün içinde sonuç netleşiyor ve işlemin kalıcılığı yaklaşık 6 ay sürüyor.
Acıtır mı? belli olur mu?
Botoks uygulaması, sonuçları hemen alabileceğimiz bir işlem. Acı ve ağrı istemezseniz, enjeksiyon öncesi bölgeye yapılacak anestezik bir krem ile ağrı, en az seviye indirilir. Uygulama sonrasında en fazla 48 saat sürebilecek bir kızarıklık olabilir ki, bu da enjeksiyonun ne kadar derine ve ne kadar geniş bir alana yapıldığına göre değişiyor. Alerji gibi durumlarda morluklar da görülebilir ancak bu duruma çok nadir rastlanıyor.
Hyalüronik asit dolgular
Dolgu, son zamanların en fazla tercih edilen işlemlerinden. Yaşlanmayla beraber hyalüronik asit ve su miktarının azalması ciltte incelmeye ve dolgunluk azalmasına neden olur. Genellikle insan vücuduyla uyumlu bir madde olan hyalüronik asit, kırışık bölgelerin, çöküklüklerin, kontür düzeltilmesi, çukurların doldurulmasında etkilidir. İnce deri de bu yöntemle kalınlaştırılabiliyor ve zaman içerisinde ciltte azalan maddelerinin yerine konulmasını sağlıyor.
Nasıl uygulanıyor?
Önce dolgu yapılacak bölgeler belirleniyor ve sonra buralara anestezik krem sürülüyor. Daha sonra özel, ince uçlu enjektörlerle dolgu maddesi aktarılıyor. İşlemin bu alanda tecrübeli bir doktor tarafından yapılması çok büyük önem taşıyor. Aksi taktirde estetik olarak istenmeyen ya da sağlık açısından sakıncalı sonuçlar doğabiliyor, işlemden sonra hafif bir şişme olsa da yaklaşık 24 saat içinde kayboluyor. Sonuçlar kalıcılığını ortalama 6 ay koruyor.
Dolgu ve botoks kombinasyonu
Genellikle burun, göz çevresi ve dudaklarda kırışıklık azaltma ve hacim verme amaçlı botoks ve hyalüronik asit kullanımından oluşuyor. İlk olarak çizgileri açmak ve yüzünüzle oynayabilmek, ham halini hazırlayabilmek için botoks enjekte edilir. Daha sonra hyalüronik asit uygulamasına geçilir ve bu sırada dudaklarla ağız çevresindeki bölgelere hacim verilir. Son olarak yeniden şekillendirme amacıyla yanaklara, göz altındaki siyah halkalara ve torbalara müdahale edilir. Her altı ayda bir işlemlerin tekrarlanması uygundur.